Almanya’nın önde gelen otomobil üreticileri geçen hafta açıkladıkları küresel satış rakamlarıyla, Çin’deki kayıpların hız kesmeden devam ettiğini ve hatta hızlanıyor olabileceğini doğruladı.
Volkswagen Grubu, BMW Grubu ve Mercedes-Benz yöneticileri, dünyanın en büyük otomobil pazarındaki düşüşlerini durdurmak için etkili bir strateji bulmakta zorlanıyor.
Onlarca yıldır Çin otomobil pazarının büyümesine yatırım yapan bu üç Alman şirketi, yakın zamana kadar yabancı otomobil üreticilerinin, özellikle de Almanların, en çok arzu edilen markalar olduğu ve pazara hakim olduğu bir dönemden geçiyordu.
Bir zamanlar Almanya’nın üç büyük otomobil üreticisi ve tedarikçilerinin çoğu için bir kâr merkezi olan Çin pazarında artık kan kaybediyorlar.
ÇİN’DEKİ ZORLU REKABET
Çinli yerli markaların yükselişi, elektrikli araçların yeni otomobil satışlarındaki payının artması, Çin’in ekonomik yavaşlaması ve Avrupa Birliği’nin Avrupa’ya ihraç edilen Çinli elektrikli araçlara ağır tarifeler uygulama kararının ardından yaşanan belirsizlik, Alman otomobil üreticilerinin Çin’de bir zamanlar sahip olduğu baskın konumu zedeledi.
VW Grubu satış şefi Marco Schubert, 11 Ekim’de yaptığı açıklamada, “Çin’deki rekabet ortamı çok yoğun ve bu da küresel teslimatlarımızdaki düşüşün ana nedeni.” demişti.
VOLKSWAGEN SATIŞLARI DÜŞÜYOR
İlk dokuz ayda VW Grubu’nun küresel yeni otomobil teslimatları yüzde 2,8 düşüşle 6,5 milyon araca geriledi. Bu düşüşün arkasında, VW Grubu’nun Çin’deki konumunu kaybetmesi yatıyor.
Otomobil üreticisinin açıklamasına göre, Porsche, Audi ve Bentley de dahil olmak üzere VW’nin otomotiv markalarının toplam satışları, üçüncü çeyrekte Çin’de yüzde 15 düştü ve bu da dokuz ayda yüzde 10’luk bir düşüşle 2,06 milyona gerilemesine neden oldu.
Çin, VW Grubu’nun yılın ilk dokuz ayındaki toplam yeni otomobil satışlarının yaklaşık yüzde 32’sini oluşturuyor.
BMW VE MERCEDES’TE DE DÜŞÜŞ VAR
Alman üreticiler arasında Çin’de en büyük kaybı yaşayan BMW, üçüncü çeyrekte BMW ve Mini markalarının satışlarının yüzde 30 düşüşle 147.691 araca gerilediğini bildirdi.
Otomobil üreticisinin 10 Ekim’de yaptığı açıklamaya göre, yılın ilk dokuz ayında BMW ve Mini’nin Çin’deki satışları yüzde 13 düşüşle 523.638 araca geriledi.
Çin, üçüncü çeyrekte BMW Grubu’nun motosikletler hariç toplam otomotiv satışlarının yüzde 27’sini, yılın ilk dokuz ayında ise yüzde 30’unu oluşturdu.
Bazı araçlardaki fren sistemleriyle ilgili sorunlar ve “Çin’deki devam eden durgun talep” nedeniyle dünya genelinde yavaşlayan teslimatlara atıfta bulunan BMW, 10 Eylül’de tüm yıl için satış tahminini düşürdü.
BMW, dünya genelinde hafif bir artış yerine artık “teslimatlarda hafif bir düşüş” beklediğini ve ayrıca kâr görünümünü de kıstığını söyledi.
Mercedes-Benz, dünya genelinde yüzde 1 artışla 503.600 araca yükselen satışlarının yavaşlamasının nedeni olarak “özellikle Asya’da olmak üzere daha zayıf makroekonomik koşulları” gösterdi. Aynı dönemde Çin’deki satışlar yüzde 13 düştü.
Mercedes, yaptığı açıklamada, “Özellikle lüks mallarda olmak üzere genel olarak daha düşük tüketim ve özellikle elektrikli araç segmentinde devam eden indirimler, Çin’deki satışları etkiledi.” dedi.
ALMAN OTOMOBİL ÜRETİCİLERİNİN ÇİN’DEKİ MÜCADELESİ
Alman otomobil üreticilerinin Çin’de karşılaştığı sorunların çoğu, kendi üretimlerinden kaynaklanıyor veya geçmiş yıllarda Çinli yerli otomobil üreticilerinin, özellikle de elektrikli araçlardaki hızlı büyümesini ihmal etmenin bir sonucu.
Elektrikli araçlar artık Çin’in yeni otomobil satışlarının yarısından fazlasını oluşturduğundan, yabancı üreticilerin Çin’deki dar kapsamlı tam elektrikli araçları ve Çinlilerle teknolojik olarak aynı hızda ilerleyememeleri, yabancı oyuncular üzerinde baskı oluşturuyor.
Çin Binek Otomobil Birliği’ne göre, ilk yarıda VW, BMW ve Mercedes de dahil olmak üzere yabancı markalar, yeni otomobil satışlarının yüzde 43’ünü oluşturdu; bu oran geçen yılın aynı döneminde yüzde 50,5’ti.
Çin’in yerli markalarına yüksek sübvansiyonlar sağlama politikası, pazar payı kazanmalarına yardımcı oldu, ancak analistler ve otomotiv yöneticileri, yerli üreticilerin aynı zamanda rekabetçi maliyet yapıları oluşturduklarını ve yeni otomobilleri daha hızlı ürettiklerini söylüyor.
Almanya’nın Bergisch Gladbach kentinde bulunan bir düşünce kuruluşu olan Otomotiv Yönetimi Merkezi’nin kurucusu ve yönetici direktörü Stefan Bratzel, “Alman otomobil üreticilerinin Çinliler kadar geniş bir elektrikli araç ürün portföyü yok.” dedi.
ÇİNLİ ŞİRKETLERE YATIRIM YAPTILAR
Çin’deki en büyük yabancı otomobil üreticisi olan VW, Çin operasyonlarını daha özerk hale getirerek ve Çinlilerin nasıl bu kadar hızlı otomobil ürettiğini öğrenmek için gelecek vadeden yeni Çinli şirketlerle iş birliği yapıyor.
VW, Çin için ortaklaşa yeni elektrikli araçlar geliştirmek üzere elektrikli araç girişimi Xpeng’e de yatırım yaptı.
Ayrıca Alman şirket, otomobillerde kullanılan yarı iletkenlerin Çinli üreticisi Horizon Robotics’e de yatırım yaptığını duyurdu.
